Arama

20 Ağustos 2009 Perşembe

26

Ben hariç herkes hislerim hakkında konuşabiliyor.
Susuyorum, içimi dinliyorum ama nedense bir türlü düşüncelerim karşı tarafla uyuşmuyor, bu da beynimi uyuşturuyor.
Kendimi tanıyorum derdim, beni benden iyi tanıyan insanlar var. Belki de boşuna hayata bok atmışım, kokan ben de olabilirim. Mabel Matiz çalıyor ve daha çok batıyor; bir şey tanıdık.
Garip geliyor kendimi çevremdekilere doğru ifade edememem. Sanırım gerizekalı olsaydım daha kolay olurdu. Yemek, su, duş, uyku; pek de zor değil gibi görünüyor. En azından düşünme yok, haliyle sorun yok.
Sırf giyim tarzımı kendim seçebildiğimden gerizekalı olmadığıma seviniyorum. Çünkü gördüğüm tüm zihinsel engelliler, dünya üzerinde hiç kimsenin giyinmeyeceği şekilde giydiriliyorlar aileleri tarafından. Bundan nefret ediyorum, çünkü o kıyafetlerle sanki burada bir gerizekalı var der gibi bağırıyorlar, bunların sebebi de onlardan daha zavallı olan aileleri.
Çoğu zaman ailemle bir bütünlük halinde olamasam da bundan şikayet etmekten vazgeçtim böyle insanları görür oldukça.
Vazgeçme huyumu sevmiyorum aslında pek. Kimseden vazgeçecek biri olmadığımın farkındayım. Bu sebepten vazgeçilen oluyorum ya da vazgeçiriliyorum; kim bilir. Bilmiyor gibi davranmak kolay oluyor, ama bildiğim şeylerin bilinçaltımı işgal etmesi baş ağrımı arttırıyor.
Yaşamamak için ne kadar çok sebebim var, yine de yaşamak için tek bir sebep arıyorum; umudum var hala.

0 yorum:

Yorum Gönder